VII. HİDROLİK PNÖMATİK KONGRESİ BAŞLADI

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
İstanbul Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

22 Ekim 2014

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şube yürütücülüğünde 22-25 Ekim 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan VII. Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongresi ve Sergisi, İstanbul Harbiye’de bulunan Askeri Müze ve Kültür Sitesi’nde başladı.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı‘nın yanı sıra, 7 meslek ve sivil toplum örgütü, 11 üniversite ve 15 basın-yayın kuruluşu tarafından desteklenen kongre süresince 34 oturumda 56 adet bildiri sunulacak. 10 konferans, 1 panel, 2 yuvarlak masa toplantısı, 1 ödül töreni, 18 atölye çalışması, 4 kurs ve 5 özel oturum ve forum gerçekleştirilecek.

Kongrenin açılış konuşmaları Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Zeki Arslan, Kongre Yürütme Kurulu Başkanı Şemsettin Işıl, MMO Başkanı Ali Ekber Çakar, AKDER Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Atılgan, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ve TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı tarafından yapıldı.

MMO İstanbul Şube Başkanı Zeki Arslan ve MMO Başkanı Ali Ekber Çakar‘ın kongrenin açılışında yaptıkları konuşmalar aşağıdadır.

MMO İstanbul Şube Başkanı Zeki ARSLAN‘ın yaptığı konuşma:

Değerli konuklar, sevgili meslektaşlarım,

 Öncelikle hepinize yönetim kurulumuz ve şahsım adına VII. Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongresi ve Sergisi‘ne hoş geldiniz diyor, kongremizin hepimiz için başarılı geçmesini diliyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Değerli katılımcılar, sevgili meslektaşlarım ve öğrenci arkadaşlarım,

 Odamız Makina Mühendisleri Odası da 1954 yılında kurulmuştur ve TMMOB‘nin kurucu Odasıdır desek yanlış olmaz. Sözün özü 60 Yaşında bir Çınar‘ız, ama 60 Yaşında bir genç çınar... Kuruluşundan bu yana TMMOB‘ye Odalarımıza Örgütümüze katkı koyan başta Teoman Öztürk olmak üzere tüm meslektaşlarımıza saygılarımızı sunuyor, hayatını kaybedenleri saygıyla anıyoruz.

TMMOB bugüne kadar sahip olduğu birikim ve deneyimleri ile mevcut sorunların tespitinde, bu sorunlara ilişkin çözüm önerilerinin dile getirilmesinde odağına insanı koyan, kamu yararı ve toplum yararını esas alan, çevreye, doğaya, kültürel ve tarihi mirasa değer veren ve koruyan, planlı projeli, sağlıklı ve güvenli kentleşen, sanayileşerek kalkınan bir Türkiye yaratabilmek amacıyla çalışmalarını sürdürmüştür.

 Değerli katılımcılar,

 Odalarımız doğrudan hayatın içindedir. Ülkemizin kuruluşundan bugüne meslek alanlarımızda yılmadan, usanmadan halkı ve ülkesi için çalışan mühendis, mimar ve şehir plancıları meslek alanlarıyla ilgili bilgiyi ve deneyimi hep ileri taşımıştır. Biriktirerek büyütmüştür.

Şubemiz sektörlerimizin temsilcileriyle elele işbirliği içinde çalışmalar yürütmektedir. Sorunların çözümü meslek alanlarımızdaki tüm tarafların işbirliği içinde yürüteceği çalışmalarla mümkündür diye düşünüyoruz. Örneğin bir dönemde yaptığımız 853 etkinliğe 43.576 kişi katılmış, iş arayan 1254 üyemize iş bulmuşuz, 15.859 kişiye mesleki eğitim verilmiş, mühendis yetkilendirme kurslarına 3964 üye katılmış, seminerlerimize 3.548 üyemiz katılmış, 5.782 üyeye ve 2.576 öğrenci üyeye ücretsiz eğitim verilmiş, 3.785 ara teknik elemana da eğitim verilmiş. Evet bu rakamları sürekli artırmaya meslek alanlarımıza ve meslektaşlarımıza dönük çalışmalarımızı büyüterek sürdürmeye çalışıyoruz.

Doğrudan halkın can ve mal güvenliğini ilgilendiren birçok konuda basın açıklamaları ile halkımızı uyarmaya çalışıyor, yetkilileri göreve çağırıyor, uyarıyoruz Enerjinin etkin ve verimli kullanılması, trafik kazaları, okul servis araçları, LPG‘li araç kazaları ve mesleki denetimlerini yürüten Odamızın devre dışı bırakılmasının yaratacağı facialar, bilinçsiz ve denetimsiz tesisatların oluşturduğu yangın ve kazalar, soba ve baca gazı zehirlenmeleri, asansör kazaları ve neredeyse "sürekli" hale gelen iş "kazaları" daha birçok mesleki konuda halkın can ve mal güvenliğini korumaya çalışan bir anlayışla hareket ediyoruz.

Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi olarak, mesleki denetimsizlik sonucu oluşan ve ülkemizi, toplumumuzu, kentimizi, çevremizi tehdit eden sorunların giderilmesi için çözüm önerileri üretmekte ve her defasında bakanlıkları, yerel yönetimleri ilgili kurum ve kuruluşları bu konularda uyarmaktayız. Kentimizde mesleki denetimlerin ortadan kalkması ile birçok alanda can ve mal güvenliğini tehdit eden denetimsiz üretim ve hizmet alanlarının oluştuğunu ifade ettik, bunlara dikkat çektik, gerektiğinde davalar açtık, kamuoyunu bilgilendirdik.

Meslek alanlarımızla ilgili olan sektörlerimizin değerli temsilcisi dernek ve vakıflarla ortak çalışmalar yürütüyoruz. Meslektaşlarımızın özlük hakları için mücadele ederken sürekli mesleki eğitim, meslek içi eğitimler konusunda kendimizi geliştirmeye çalışıyor, eğitimlerimizin kalitesini ve içeriğini geliştiriyoruz.

Hidrolik Pnömatik alanında yürüttüğümüz çalışmalarda bize hep destek olan AKDER, (AKIŞKANLAR DERNEĞİ) Yönetim Kuruluna, ISKAV ve İSKİD Yönetim Kurullarına teşekkür ediyoruz. Diğer taraftan TTMD, DOSIDER, IZODER, MTMD, TOMDER‘le ortak paneller , teknik söyleşiler, yayın, eğitim faaliyetleri gerçekleştirdik. Tek tek teşekkür ediyoruz.

Hidrolik Pnömatik kongresi mesleki çalışmalarımızın en önemlilerindendir. Birincisi 1999 yılında bini aşkın katılımcı ile gerçekleşen Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongresi ve Sergisi‘nin yedincisini TMMOB Makina Mühendisleri Odası adına İstanbul Şubemiz gerçekleştiriyor.

 Makine Mühendisleri Odası  olarak, 1999 yılından bu yana düzenlediğimiz Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongreleri ile demir-çelik, makina, inşaat, otomotiv, gemi inşa, savunma, gıda, tekstil, kimya, plastik ve ambalaj sanayinin önemli ekipman ve malzemelerini üreten ve ithal eden, projelendiren, mühendislik uygulamalarını gerçekleştiren ve satış sonrası hizmetlerini yürüten hidrolik-pnömatik sektöründe bilginin paylaşımı için etkin bir platform oluşturmak amaçlanmıştır. Umarız kongremiz bu amacı gerçekleştirilmesine hizmet edecektir.

 Bugüne kadar düzenlenen altı kongremize, 4197‘si kayıtlı delege olmak üzere toplam 7838 kişi katılırken, söz konusu kongrelerde 213 bildiri sunumu, 8 panel, 51 atölye çalışması, 3 yuvarlak masa toplantısı, 9 kurs ve 1 konferans gerçekleşti. Kongremiz ile birlikte düzenlenen sergimizde ise 386 firma katılımcı olarak yer aldı.

Kongremizin değerli misafirleri,

İzmir şubemizin ev sahipliğinde başarıyla düzenlenen Hidrolik Pnömatik Kongresi bu yıl İstanbul‘da düzenleniyor. Bu önemli bir yenilik, çünkü: Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana sanayileşmenin hızla geliştiği bölge Marmara bölgesidir ve buranın kalbi İstanbul‘dur. İstanbul önemlidir çünkü doğu batı köprüsüdür ve ticaretin de kalbidir. Kısacası ekonominin kalbidir.

Dolayısıyla kongremiz, sektörümüzün en fazla firmasını barındıran ülkenin ekonomik kalbinde yapılıyor. Akademik anlamda da öğretim üyelerinden öğrencisine kadar, mühendislik mesleğini icra eden meslektaşlarımızın da çok büyük bir kısmını barındırması bakımından da İstanbul önemli bir merkez. Kongremizin bu açıdan her kesimden gereken ilgiyi göreceğine ve başarıya ulaşacağına inanıyorum.

Kongremiz, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı‘nın yanı sıra, 7 meslek ve sivil toplum örgütü, 11 üniversite ve 15 basın-yayın kuruluşu tarafından desteklenirken, sergimize katılan firmalar, sektör ilgililerinin yanında bu kurum ve kuruluşlarla da iletişim kurma fırsatı bulacaklar.

Değerli misafirler,

Sözlerimi tamamlarken başta sektörümüzün en önemli kurumu olan Akışkan Gücü Derneği (AKDER) olmak üzere kongre hazırlık sürecinde destekleyen tüm kurum ve kuruluşlara, kongre yürütme ve düzenleme kurulu üyelerimize, ve çalışanlarımıza emeklerinden dolayı, bu verimli ve etkin çalışmadan dolayı teşekkürlerimi sunuyorum.

Kongremize katılarak mesleğimizin ve kişisel gelişimlerinin gereği olarak bu önemli etkinlikte bizimle olan sayın delegelerimize, etkinliğimize bildiri sunarak, kurs, oturum ve çalıştay yöneticisi olarak katılan değerli uzmanlara ve değerli meslektaşlarımıza, sergiye katılarak destek veren sektör bileşenlerine, üniversite temsilcilerine ve öğretim üyelerine, Odamızın değerli yönetici ve üyelerine öğrenci arkadaşlarıma ve öğrenci üyelerimize ve ilgilerinden dolayı değerli basın mensuplarına teşekkür ediyorum.

Hepinize, hepimize başarılar.

MMO Başkanı Ali Ekber ÇAKAR‘ın yaptığı konuşma:

Sayın Konuklar, Değerli Meslektaşlarım, Sevgili Basın Mensupları,

Alanında ihtisaslaşmış bulunan ve yedincisini düzenlediğimiz Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongresi ve Sergisine hoş geldiniz. Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu ve şahsım adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Meslek ve meslektaşın korunması, geliştirilmesi ve uzmanlık alanlarımızla ilgili mesleki bilgi birikimi ve örgütsel gücümüzün ülkemizin kalkınması ve halkımızın yararına sunulması, üye sayısı 90 bini aşan Odamızın başlıca faaliyetleri arasındadır.

Meslek-uzmanlık alanlarımız, bağlantılı sektörler ve çoğu hidrolik pnömatikle bağı bulunan; asansörden işçi sağlığı ve iş güvenliğine, tesisattan uçak, havacılık, uzay ve endüstri mühendisliğine, kaliteden kaynağa, makina tasarımından tıbbi cihaz teknolojilerine, otomotiv ve bakım teknolojilerine dek, her çalışma döneminde düzenlediğimiz kongre, kurultay, sempozyum etkinlikleri; meslek içi eğitim ve belgelendirme çalışmaları; teknik mevzuat, onaylanmış kuruluş, akreditasyon çalışmaları; mesleki denetim, bilirkişilik-ekspertizlik, teknik ölçüm hizmetleri; ilgili raporlar ve zengin yayın çalışmaları bu kapsamda yürütülmektedir.

Değerli Katılımcılar,

Tamamen bir mühendislik alanı olan hidrolik pnömatiğe ilişkin 13 yıldan beri düzenlediğimiz kongrelerimiz; ürün tasarımından imalata, kullanım alanlarına, satış ve bakım hizmetlerine kadar üyelerimizin sürecin her aşamasında görev yaptığı sektörün geliştirilmesi ve korunması açısından öncü bir rol üstlenmiş ve önemli işlevleri yerine getirmiştir.

Bu sayede sektör içinde iletişimin oluşması sağlanmıştır. Bu alanda çalışan kişi, kuruluş ve kurumlar sektör denilebilecek bir bütünün parçası olduklarını fark etmiştir.

Mühendislik uygulamaları, Ar-Ge, inovasyon ve yerli üretimin önemi anlaşılmıştır.

Sektörün ilk örgütlerinden olan AKDER, kongre platformlarının katkısıyla gelişmiş; yasa, yönetmelik, standartlara yönelik çalışmalar başlamıştır.

Kongrelerin akademik dünyada yarattığı etki ile makina mühendisliği bölümlerinde hidrolik pnömatik seçmeli ders olarak verilmeye başlanmıştır.

Basılı/yazılı eser geleneği bulunmayan bu alanda çok az olan Türkçe yayın sayısı artmış, sektörel yayın hareketliliği oluşmuştur. Bu kapsamda Odamız; 6 adet bildiri, 6 adet sektörel sorunların tartışıldığı panel kitabı yanı sıra "Pnömatik İletim Temel Bilgileri", "Hidrolik Devre Elemanları ve Uygulama Teknikleri", "Pnömatik Devre Elemanları ve Uygulama Teknikleri", "Basınçlı Hava Tesisatı", "Basınçlı Hava Tesisatı Tasarımı ve Uygulamaları", "Kompresörler", "Hidrolik Pnömatik Türkçe-Almanca-İngilizce Sözlük" adlı kitapları yayımlamış; bunların dışında asansör tesisat, otomatik kontrol ve diğer uzmanlık alanlarımız ve hidrolik pnömatik ile bağlantılı çok sayıda kitap basımı yapmıştır.

Tüm bunların 10-13 yılda gerçekleşmiş olması önemlidir, gurur vericidir.

Değerli Katılımcılar,

Bu gelişmelere karşın bizi kuşatan ve içinde bulunduğumuz genel ve özel koşulları da gerçekçi bir biçimde görmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Dünyayı saran krizin ülkemize yansımaları ile Türkiye ekonomisinin yapısal sorunlarının, daha özelde imalat sanayi, makina imalat sanayi ve hidrolik pnömatik sektörünün sorunlarının iç içe geçtiğini söyleyebiliriz.

Serbestleştirme sürecinde sanayide sübvansiyonların büyük ölçüde kaldırıldığı, KİT yatırımlarının durdurulduğu, büyük ölçekli sanayi kuruluşlarının özelleştirildiği, sabit sermaye yatırımlarında gerileme yaşandığı, Gümrük Birliği hedefleri doğrultusunda tüm sektörlerde korumacılığın asgariye indirildiği ve sanayimizin eşitsiz koşullarda küresel rekabete açıldığı, bilinen gerçeklerdir. Bu olgu ve süreçlerin koşullamasıyla, sanayi genelinde öz kaynaklardan çok ithal kaynaklar girdi olarak kullanılmış, küresel güçlerin dayattığı işbölümü ile fason üretim ve taşeronlaşma egemen olmuş, kaynak tahsisinin iç ve dış piyasalar yoluyla sağlandığı bir modele geçilmiştir.

Gelinen noktada, istihdam yaratmayan, dış borçlanma ve sıcak para destekli "büyüme" yıllarından ekonominin ölçeğinin küçüleceği bir durgunluk dönemine girilmektedir. Dış borçlanmaya dayanan spekülatif büyüme, spekülatif nitelikli yabancı sermaye girişlerinin teşviki ve döviz bolluğu sayesinde yapılan ithalata dayalı olarak iç tüketimin genişletilmesi politikası, bugün belirli bir sınıra ulaşmış durumdadır.

Hidrolik-pnömatik girdilerini yaygın olarak kullanan demir-çelik, makina imalat, iş ve inşaat makinaları, otomotiv, savunma, gıda, ambalaj, gemi inşa, sağlık, barajlar, otomasyon ve robot teknolojileri gibi sektör, teknoloji ve faaliyet alanlarının bu olumsuz koşullardan etkilenmesi ve bu etkilerin sürecek olması kaçınılmazdır.

Değerli Meslektaşlarım,

Türkiye‘nin hidrolik pnömatik sektörünün teknoloji kullanımı ve projelendirme açısından dünyanın gerisinde kaldığı söylenemez. Hatta sistem üretme noktasında oldukça iyi durumda olduğumuzu söylemek mümkündür. Ama üretim açısından aynı durum söz konusu değildir. Bu noktada sektörün ana sorunları; yerli üretim, Ar-Ge, sektörle ilgili teknolojik ve endüstriyel birikim, sermaye/finansman ve kalifiye işgücü yetersizlikleri ile yüksek girdi maliyetleri, ithal ürünlerin yerli üretime göre pazar paylarının yüksek oluşu ve dışa bağımlılık olarak sıralanabilir.

Yerli üreticilerin ihracatta yaşadıkları sorunlar ve çoğunluğu KOBİ düzeyinde olan bu firmaların kamu desteklerinden yararlanmaları ve bilgilendirilmeleri ile ilgili eksiklikler vardır. Uzakdoğu‘dan gelen denetimsiz, standartlara uygun olmayan ürünler de yerli üretimi olumsuz etkilemektedir.

Ülkemizdeki hidrolik pnömatik sektör boyutu, gelişmiş ülkelerin çok altındadır. Makina imalat sanayinde, uluslararası kriterlere göre hidrolik-pnömatik ekipmanlarının kullanım oranı yüzde 12 düzeyinde olması gerekirken mevcut durumun çok daha düşük seviyelerde olduğu bilinmektedir.

İzlenen bilim, teknoloji ve sanayi politikaları sonucu bugün yerli üretimde yüzde 62 oranında ithal girdi kullanılmakta, makina imalat sanayinde iç pazar talebinin yüzde 51‘i ithal makinalarla karşılanmaktadır. Ne yazık ki makina üreticileri yerli devre elemanlarını yeterince kullanmamaktadırlar.

Gerekli önlemler alınmazsa çoğu KOBİ niteliğinde olmak üzere birçok işyeri tekrar üretimini durdurma, kapanma ya da büyük firmaların isteklerine tabi olma seçeneğiyle yüz yüze kalacaktır.

Sektörün içinde bulunduğu sorunlara yetişmiş eleman eksikliği açısından da bakmak gerekiyor. Meslek liselerinde ve teknik liselerde hidrolik pnömatik bölümleri bulunmakta ve nispeten uygulama ağırlıklı eğitimler verilmektedir. Ancak hidrolik pnömatik teknolojisi o denli hızlı gelişmektedir ki, öncelikle eğitim kadrolarının sektördeki teknolojik gelişmeleri yakından izleyebilmeleri gerekmektedir. Odamız ve sektörel kuruluşların yaptığı, yapacağı çalışmalara üniversiteler ve sektörün vereceği destekle, sektörün bu alandaki eksiklerinin üzerine gidilebilecektir.

Üniversiteler ve meslek yüksekokullarının laboratuvar olanakları bakımından teknik liseler kadar şanslı olmadığını da saptamamız gerekiyor. Hidrolik pnömatik eğitimi, kongrelerimizin de katkısıyla üniversitelerde son yıllarda seçmeli ders olarak verilmeye başlanmıştır. Son yıllarda AKDER ve Odamız tarafından düzenlenen eğitimler ile eğitim konusu biraz daha yaygınlık kazanmıştır. Odamız bünyesinde şu anda Bursa ve İzmir şubelerimizde uygulamalı hidrolik, pnömatik temel eğitimleri verilmekte, Ankara Şubemizde de bu yönde çalışmalar yapılmaktadır.

Sevgili Meslektaşlarım,

Türkiye‘de yerli üretimin artması, ilgili sektörlerin üretim kapasitelerini artırmaları, kapasitelerini tam kullanmaları, ithalata yüklenmemek ve dışa bağımlılıktan kurtulmak ile olanaklıdır. Sektörün gelişimi bu önlemler ve yatırımlarla sağlıklı temellere kavuşacaktır.

Yenilikçiliğe önem vermeyen, imal ettiği ürünleri devamlı olarak geliştirme çabasında olmayan, pazar ihtiyaçlarını gözleyip yeni modelleri programa almayan, bunları gerçekleştirmek için bünyesinde mühendis istihdam etmeyen kuruluşların ciddi sıkıntılar yaşamaları ve zorunlu olarak imalattan çekilmeleri veya fason üretime yönelmeleri kaçınılmazdır.

Benzer bir şekilde CE işareti uyum çalışmaları da çok önemli bir mühendislik konusudur. Dışardan alınacak danışmanlık hizmeti ile bu işleri yürütmek, her yeni model için yeniden hizmet almak çok pahalı bir yöntemdir. Bu nedenle krize karşı firmalarımızda mühendis istihdamının düşmemesini, artarak devam etmesini diliyorum.

Değerli Katılımcılar,

İçinde bulunduğumuz sorunların çözümüne yönelik olarak Türkiye‘nin önünde tek seçenek bulunmaktadır. Ülkeyi yönetenler her şeyden önce bütün bu olumsuz gidişin nedeni olan dışa bağımlı, küresel sermaye güdümlü politikalardan vazgeçmelidir.

Yurtiçi tasarruf oranı ve yatırımlar artırılmalı, özelleştirme uygulamalarından vazgeçilmeli, ithalat politikaları gözden geçirilmeli, yerli yatırımcı özendirilmeli ve korunmalı, devletin ekonomideki yönlendiriciliği ve planlamacı bir yaklaşım benimsenmelidir. Dış kredi ve fonlara dayalı yatırım çıkmazı terk edilmelidir.

Eksenine insanların mutluluk ve refahını, sosyal devlet anlayışını oturtan, öz kaynak ve birikimlerimize, bilim ve teknoloji politikalarına dayalı bir sanayileşme ve kalkınma planı uygulamaya konulmalıdır.

Sözlerime son verirken, panelde, özel oturumlarda, yuvarlak masalarda, oturumlarda bildiri sunacak, atölye-kurs çalışmalarında yer alacak bütün konuşmacılara; kongre ve sergiyi destekleyen ve katılan bütün kurum, kuruluş, dernek, birlik, üniversite ve firmalara; bütün delege ve izleyicilere; düzenleme, danışma ve yürütme kurulları ile kongre sekretaryasına, kongreyi birlikte düzenleyen İzmir ve İstanbul şubelerimizin başkanları, yönetim kurulları ve çalışanlarına içtenlikle teşekkür ediyor kongremizin başarılı geçmesini diliyorum.