"GEZİ`DEN LİCE`YE BARIŞ İÇİN MÜCADELEYE"

1 Eylül Dünya Barış Günü konulu sinevizyon gösterimi, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşu ve Gezi Parkı olaylarında yaşamını yitirenler için bir dakika alkış eylemi ile başlayan mitingde, TMMOB İstanbul İKK Sekreteri Süleyman Solmaz da bir konuşma yaptı.

İstanbul İKK Sekreteri Süleyman Solmaz'ın TMMOB adına yaptığı miting konuşması şöyle:

SEVGİLİ BARIŞ SAVUNUCULARI;
1 EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜ KUTLU OLSUN!

1 Eylül 1939 Nazi faşistlerinin Polonya'yı işgal ettikleri gündü. 52 milyon ölüm, milyonlarca yaralı ve sakat insanlık tarihinin bu en acımasız, en kanlı ve en kirli savaşın başladığı gün.
1 Eylül.

Bugün hepimiz biliyoruz: Dünyanın birçok yerinde yaşanmakta olan çatışmalar, savaşlar ve terör insanlığın geleceğini tehdit etmekte ve insanın en temel, evrensel hakkı olan "yaşama hakkı"nı elinden almaktadır. Küresel eşitsizliğin yarattığı yoksulluk; yoksulluğun getirdiği açlık; açlığa eklenen savaş ve çatışmalar olağan bir duruma gelmiştir.

Biz; şiddet ve baskı politikalarında ısrar edenlerin çok kimlikli, çok kültürlü bir toplumsal modeli dışlayarak, barışın kalıcı hale getirilmesinden kaçınanların iç ve dış politikada gerilim yaratmaktan medet umanların, demokratikleşmeyi pazarlıkların sınırında tutup, hak arama mücadelesini anti-demokratik olarak görenlerin, yasal düzenlemelerde ki gelişmeleri bile hayata geçirmeyenlerin barışın önünde en büyük engel olduklarını biliyoruz.

Ama biz biliyoruz ki; onlar azınlıktalar. Savaş yanlısı hükümet ve savaşı isteyenler azınlıktalar. Biz meydanları dolduran milyonlar! Biz Türkiye'de yaşayan halklar, Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Arap'ı, Ermeni'si, Rum'u, Pomak'ı, Yezidi'si, Süryani'si, Gürcü'sü, Roman'ı her milliyetten; kadın, erkek, LGBT bireyi her cinsiyetten; genç, yaşlı her yaştan; Müslüman, Hıristiyan, Yahudi, Sünni, Alevi her inançtan ve inançsız insan biz milyonlar bu savaşa izin vermeyeceğiz. Tıpkı Gezi Parkı'ına AVM, rezidans yapmak isteyenlere izin vermediğimiz gibi savaşa da izin vermeyeceğiz.

Biz yayılmacı ve teslimiyetçi bir dış politika izlemeyen; savaşa, işgale ve talana ortak olmayan; demokratik, sosyal hukuk devleti niteliğine sahip; kimliği, kültürü, dili, dini, mezhebi, görüşü ne olursa olsun eşit haklara sahip yurttaşlar olarak yaşayabileceğimiz, ülkemizin ve toplumumuzun bir daha savaş ve şiddeti yaşamaması için öncelikle demokratikleşmeye yönelik çözümlerin benimsendiği, bağımsız demokratik ve barış içinde bir Türkiye istiyoruz.

Ey Barışseverler;

Meydanları dolduran milyonlar... Ortadoğu'ya yönelik her türlü emperyalist müdahalenin karşısında mazlum halklarla dayanışma duygusu içerisindeyiz. Barış içinde bir arada yaşadığımız şiddet, zulüm ve baskının olmadığı özgür bir dünya için el ele veren Gezi Ruhuna selam olsun! Selam olsun barış için meydanları dolduran milyonlara! Selam olsun savaş isteyen AKP'ye karşı BARIŞ istiyoruz diyenlere!